Her seher tan yerinde bu koca/mış dünyanın bir tel saçının daha ağardığını anlarsın…
El üstünde tutamadıklarını omuzlar üstünde tutup taşıdığın gün artık vaktin geç olduğunu anlarsın…
Bir ameliyathane önünde üç adım ileri üç adım geri dönüp durduğunda yeryüzünün o kadar da geniş olmadığını anlarsın…
Herkesin haklı olduğu bir dünyada ey dost, haksız çıkmanın da bir ayrıcalık olduğunu anlarsın…
Yüksekte sandığın insanların aşağıdakilerin sırtını basamak yaptığını görünce, merdivenin sadece tahtadan yapılmadığını anlarsın…
Altın kalplilerin, kimsesiz hayatlara dokunuşunu görünce simyanın gücünü anlarsın…
Yüreklere ateşin düştüğü şehit evlerinde alevin aslında her yuvayı ısıtmadığını anlarsın…
Çatlamış, nasırlı ellerde estetiğin değil emeğin daha güzel göründüğünü anlarsın…
Sırtını dünyaya döndüğün gün Yusuf’un gömleğinin neden arkadan yırtık olduğunu anlarsın…
Anlarsın elbet bir gün ey dost anlarsın!
Başı dik, ayakları mağrur yere basanları gördükçe toprağın nasıl incindiğini anlarsın…
Gözlerini kapayıp içine içine döndükçe bu âlemin görmediklerinden ibaret olduğunu anlarsın…
Bu dertli başını taştan bir yastığa koyduğunda her şeyin nasıl geçip gittiğini anlarsın.
Alın yazını kara yazmışsa felek, kâtibe küsme Hükm-ü Hüda’dandır, gün gelir hikmetini anlarsın…
Dert dolu dünyaya doğduğun gün anne karnının cennetten bir köşe olduğunu anlarsın.
Güç peşinde nefsin dibi delik torbasını doldurmak için çırpınıp durduğunda deliğin torbada değil içinde olduğunu anlarsın…
Kendini anlatmak için çırpınıp durduğunda sözlerinin karşındakinin anladığından ibaret olduğunu da anlarsın.
Nasihatleri kayda almazken musibetin nasıl bir terbiye edici mürebbiye olduğunu anlarsın.
Susmayanları uzun uzun dinleyince sükûtun nasıl bir derin cümle olduğunu anlarsın.
Esselatü hayrün minen nevm sadasının sırrını bir ömrü gaflet uykusunda geçirip son demde uyanınca anlarsın.
Anasıdan bir kordonla beslenen dişsiz bebeği gördüğünde Rezzak olanı anlarsın.
Nasılsa el altında dediğin insanların aslında gönlünün yerle bir olduğunu fark edince kaybının ne olduğunu anlarsın.
Ak sakallı pir değirmencidir bu dünya, sabır taşında ömrünü nasıl öğüttüğünü un ufak olunca anlarsın …
Bütün bildiklerinin yükünden kurtulduğunda “hiç” olabilmenin hafifliğini anlarsın.
Dünya menfaatinde payidar olabilmek için kıran kırana geçen mücadelede payına düşenden ferâgat edebilmenin faziletini anlarsın.
Kitabı defteri terk edip hakikatin peşine düşünce gönüllerde sayfa sayfa yazan insanı anlarsın.
Sevdiğini sanırsın anayı, babayı, yâri yâreni, Hakk’ın muhabbet ummanına dalınca yüzme bilmediğini anlarsın.
Hep bir “yarın” endişesiyle, vesveseyle yaşarken bir emanetçi olduğunu unutup tevekkülü terk ettiğini anlarsın.
Anlarsın ey dost! Anlarsın bir gün, seni de anladığını söyleyenlerin sözünün bir kuru iddiadan ibaret olduğunu…
Kitabın da kelâmın da kalemin de bir hakiki sahibinin olduğunu, sükûta sığınınca anlarsın…
Niceleri gelmiş niceleri geçmiş bu ihtiyar dünyanın kucağından, şöhretinin bir mezar taşından ibaret olduğunu okuyunca ibret gözünün açıldığını anlarsın.
Her şeyi gücünle, kabiliyetinle kendinin kazandığını sanıp da çetin bir imtihana tâbi tutulduğunda Hakk’ın nasibinin ne olduğunu anlarsın.
İncinmiş bir gönülle teselli arayıp dururken orada burada aslında tesellinin de tecelliyle içine doğduğunu anlarsın.
Ekmeğe suya toprağa ve tuza hürmet ederken Hakk’a şükranın lezzetini anlarsın.
Hâsılı kelâm;
“Men arefe nefsehu fekad arefe Rabbehu”, düsturunca tefekkür edersen birliğin sırrını anlarsın…
7 Yorum
Uzun süredir bu kadar içime işleyen bir yazı okumamıştım. Gönlünüze sağlık. Tekrar tekrar dönüp okumak isteyeceğim bu sayfayı. Ama siz bizi yeni yazılarınızdan mahrum etmeyiniz lütfen.
Muhabbetlerimle
“Yazmayı bilmek için okumayı bilmeli,
Okumayı bilmek için yaşamayı bilmeli.”
Yazıda görüyoruz ki sevilay hanım okumayı da yaşamayı da profesyonel bir şekilde yapıyor.Bir sonraki yazısını dört gözle bekliyorum.
“Sırtını dünyaya döndüğün gün Yusuf’un gömleğinin neden arkadan yırtık olduğunu anlarsın…”
Ne kadar harika bir üslup.. Belli ki gonluyle gören nadir insanlardan biri Sevilay Hanım. Yüreğinde taşıdığı guzellikler ile tanışmayı çok isterdim.
Yüreğinize sağlık:)
Yaşayan bilir, bu yazı yazılmamış yaşanmış olmalı bana bu hissi verdi. Merakla sonraki yazılarını bekliyorum.
Yazınız içime işledi tekrar tekrar okudum, kaleminize yüreğinize sağlık 🙏❤️❤️❤️❤️❤️❤️
Bu güzel değerlendirmeleriniz için gönülden teşekkürler. Daha nice güzellikleri paylaşmak dileğiyle efendim…
Hissetmeden bu kadar derin yazılamaz sanki kaleminize sağlık Sevilay hanım öyle bir yazı olmuş ki yer yer silkelendim kendime geldim.. yer yer utandım.. yer yer sevindim umutlandım…