Deprem Sebebiyle Göç Etmek Zorunda Kalan Aileler ve Çocukları: Psikolojik Zorluklar ve Başa Çıkma Yolları

Duygu Tükek Aydın
10 dakika
-+=

Depremler, yaşamları kökünden etkileyen, yıkıcı afetler arasında yer almaktadır. Bir deprem meydana geldiğinde, sadece can kayıpları ve fiziksel hasarlarla sınırlı kalmaz, aynı zamanda psikolojik açıdan da derin etkiler yaratır. Deprem sebebiyle başka şehirlere göç etmek zorunda kalan aileler ve çocuklar, yaşadıkları travma nedeniyle, çeşitli zorluklarla karşılaşabilirler. Yeni bir ortama adapte olma, sosyal desteğe erişme, kaygı ve korkularla başa çıkma, normal bir yaşam düzeni oluşturma çabaları depremden etkilenen aileler ve özellikle çocuklar için önemli sorunlardır.

Başka bir şehre taşınmak, çocukların hayatında büyük bir değişikliktir ve bu değişikliğe uyum sağlamak zor olabilir. Evinden, okulundan, arkadaş ve yakınlarından ayrılmak zorunda kalarak başka şehre taşınan çocuklarda yaşlarına, karakter özelliklerine, aile ortamına, deprem öncesi yaşantılarına, depremi ne şekilde yaşadığına ve depremden sonraki günlerde neler yaşadıklarına bağlı olarak farklı davranış ve tepkiler görülebilir.  Bu tepkiler belli yaş aralıklarına göre şu şekillerde olabilir:

0-6 Yaş Tepkileri

  • Ebeveyn veya bakım veren kişiye yapışma, ayrılmak istememe
  • Daha bebeksi, gelişimsel olarak geçmişe yönelik davranışlar gösterme (Alt ıslatma, parmak emme gibi)
  • Uyku ve yeme düzeninde değişiklikler (Aşırı yeme veya iştahsızlık gibi)
  • Ağlama, sinirlilik
  • Aşırı hareketlilik
  • Oyun rutinlerinde değişiklikler veya sürekli tekrar eden oyunlar oynama
  • Aşırı isteklerde bulunma ve ısrarcı davranışlar
  • İçe kapanma
  • Artan endişe ve kaygı (Depremin tekrar olacağı gibi)
  • Dikkatinin dağınık olması

7-12 Yaş Tepkileri

  • Aşırı hareketlilik veya durgunluk
  • İçe kapanma
  • Olay hakkında tekrarlayıcı anlatımlar
  • Okula gitmek konusunda isteksizlik
  • Korkular 
  • Dikkatin dağılması, unutkanlık
  • Uyku ve yeme düzeninde değişiklikler (Aşırı yeme veya iştahsızlık gibi)
  • Öfke, saldırganlık, huzursuzluk
  • Aşırı tepki verme

13-18 Yaş Tepkileri

  • Suçluluk duygusu
  • Aşırı endişe
  • Sosyal ilişkilerinde değişiklikler
  • Öfke, asice davranışlar, karşı gelme
  • Dünya görüşünde radikal değişimler
  • Geleceğe dönük ümitsizlik

Genel olarak baktığımızda deprem sırasında yaşadıkları travmatik olaylar ve yeni çevrelerine uyum sağlamak çocuklarda kaygı ve endişe yol açabilir. Çocuklar, eski arkadaşlarından ve aile üyelerinden ayrılmak zorunda kalmaları nedeniyle yalnızlık ve yabancılık hissi yaşayabilirler. Bazı çocuklar, başka bir şehre taşındıktan sonra, öğretmenleri ve arkadaşlarıyla olan ilişkileri ve alıştıkları yaşam tarzı gibi faktörlerin değişmesi nedeniyle, uyum sorunları yaşayabilirler. Bu sorunlar, çocukların okul performansını ve genel yaşam kalitelerini olumsuz etkileyebilir. Örneğin; çocuklar sosyal olarak içe kapanabilir kendilerine uygun bir arkadaş grubu bulmakta zorlanabilirler, öfkeli ve saldırgan davranışlarda bulunabilir, kaygıya bağlı olarak yatak ıslatma, tırnak yeme gibi davranışlar geliştirebilirler. Bazı çocuklar da umursamaz, vurdumduymaz gibi görünseler de bu duygusal olarak etkilenmedikleri anlamına gelmemektedir.  

Aileler çocuklarına psikolojik destek sunmak ve uyum sağlamalarına yardımcı olmak için neler yapabilirler?

Öncelikle unutmamak gerekir ki anne, baba veya çocuğun bakım vereni olmak kişileri yaşanılanlardan etkilenmek konusunda daha güçlü yapmaz. Zor durumlarda ebeveynler de çeşitli güçlükler yaşar ve bir insan olarak duygusal etkilenirler. Çocuklar ailenin içerisindeki ruh halini hissederler ve kendi duygularını da kendilerine bakım veren, güvendikleri kişileri gözlemleyerek oluştururlar. Dolayısı ile çocuğa bakım verecek olan kişilerin öncelikle kendi iyi olma hallerine yatırım yapmaları önemlidir. Her ne kadar bir tarafımız duygusal olarak hala yıkık olsa da bir taraftan da hayat devam ediyor ve rutinlerimize dönüyoruz, hayattayız, sorumluluklarımız ve farklı farklı rollerimiz var. Rutinlerimize dönmek bizi bir taraftan rahatsız ve suçlu hissettiriyor olsa da aynı zamanda bizi iyileştirecek olan da yine de rutinlerimizdir. Zaman içerisinde kendi içimizde bu dengeyi bulacağız. Travmalar sosyal ve toplumsal ilişki ve dayanışma ile aşılır ve bu noktada rutinlere dönmek bize iyi gelecektir. 

Başka şehirlere göç etmek, bir aile için zorlu bir deneyimdir. Yeni bir yere taşınmak, alışkın oldukları yaşamlarını değiştirmek çocuklar için özellikle stresli bir durumdur. Çocuğun ailesinden beklentisi öncelikle şefkatli, güvenilir, sıcak bir dayanak olmasıdır. Çocuklar için çok şey yapmak değil sakin, dengeli ve sağduyulu kalabilmek önemlidir. 

Duyguların İfade Edilmesi

Öncelikle çocukların duygularını ifade etmelerini sağlamak çok önemlidir. Bu sebeple duyguları ifade etme konusunu özel olarak ele almak gerekir. Bu, çocukların zihinsel ve duygusal sağlığı için gerekli bir adımdır. İfade edilmeyen ve tutulan duyguların birikmesi, çocukların psikolojik olarak tıkanmasına ve olumsuz sonuçlar yaşamasına, neden olur. Oysaki ifade edilen duygular kişiyi rahatlatır. Duyguları ifade etmekle hissedilen yoğun duygular kişiyi değil, kişi duygularını yönetmeye başlar.

Ayrıca, duygularını ifade etmek çocukların farkındalığını artırır ve duygusal zekâlarını geliştirir. Bu beceriler, gelecekteki zorluklarla başa çıkmak için gereklidir. Duygularını ifade edebilen çocuklar, sosyal ve duygusal açıdan daha başarılı olurlar ve diğer insanlarla daha iyi ilişkiler kurarlar.

Deprem sonrasında başka bir şehre taşınmak gibi zorlayıcı bir durumda, çocukların duygularını ifade etmeleri özellikle önemlidir. Bu süreçte, çocukların kendilerini ifade etmelerine izin vermek, onların duygusal ihtiyaçlarını karşılamaya yardımcı olur. Ebeveynler, çocukların yaşadıkları kaygı, üzüntü, öfke veya korku gibi duyguları açıkça ifade etmelerine izin vererek onlara destek olabilirler. Bu şekilde, çocukların kendilerine olan güvenleri artar ve kendilerini ifade etmeleri konusunda daha açık hale gelirler.

Aileler, çocuklarının duygularını ifade etmelerine yardımcı olmak için aşağıdaki yöntemleri kullanabilir:

  • Dinleme: Ailelerin, çocuklarının duygularını anlamak için onları dinlemeleri önemlidir. Çocukları dinleme onların endişelerini ve kaygılarını ifade etmelerine olanak sağlar ve çocukların duygusal olarak rahatlamasına yardımcı olur.
  • Açıklama: Çocuklar, neler olup bittiğini anlamak isteyeceklerdir. Ailelerin, çocukların değişime uyum sağlamalarına yardımcı olmak için, başka şehirlere göç etmek gibi hayatlarında yaşanan büyük değişikliği çocukları ile konuşmaları ve durumu anlayabilecekleri şekilde açıklamaları önemlidir.
  • Destek: Ailelerin, çocuklarına destek olmaları ve onlara güven vermeleri önemlidir. Çocuklar, değişime uyum sağlama sürecinde güvende hissetmek isteyeceklerdir, bu nedenle ailelerin onlara destek olmaları ve onları cesaretlendirmeleri önemlidir.
  • Kendilerine örnek olma: Ailelerin, çocukların duygularını ifade etmelerine yardımcı olmak için kendilerine örnek olmaları önemlidir. Aileler, kendi duygularını açıkça ifade etmeli ve çocuklara duyguları hakkında konuşmakta rahat olduklarını göstermelidir.
  • Duyguları normal karşılamak: Ailelerin, çocukların yaşadığı duyguları normal karşılamaları önemlidir. Başka şehirlere göç etmek gibi büyük değişiklikler, kaygı ve stres yaratabilir. Aileler, çocuklara diğer çocukların da benzer duygular yaşadığını ve bunun normal olduğunu göstermelidir.

Ailelerin çocukların duygularını ifade etmelerine yardımcı olmaları, endişelerini ve kaygılarını anlamaları ve onları desteklemeleri çocukların uyum sağlamalarına ve yeni yaşamlarında daha çabuk adapte olmalarına yardımcı olacaktır.

Aileler başka neler yapabilirler?

  1. Yeni yaşam tarzı hakkında açık ve net konuşun: Aileler, yeni yaşam tarzı hakkında açık ve net bir şekilde konuşmalıdır. Nelerin değiştiğini, nelerin aynı kaldığını ve yeni yerde nelerin mevcut olduğunu çocuğunuzla konuşun, onların bu konulardaki sorularını cevaplamaya çalışın. Bu çocukların yeni durumu anlamalarına yardımcı olacaktır.
  2. Yeni yerde tanıdık birileriyle bağlantı kurmalarına yardımcı olun: Bu, özellikle çocuklar için önemlidir, çünkü yakın hissettikleri, bildikleri kişilerle iletişimde olmak onların uyum sağlamalarına yardımcı olacaktır.
  3. Aktivitelere katılmalarını teşvik edin: Çocukların özel ilgi ve yeteneklerini devam etmeleri ve keşfetmeleri önemlidir. Aileler, çocuklarının yeni yerdeki spor, sanat etkinlikleri gibi aktivitelere katılmalarını teşvik etmeli ve sosyal bir bağ kurmalarına yardımcı olmalıdır.
  4. Çocuklar okula başladıklarında onların okullarına adapte olmalarına yardımcı olun: Okullar, yeni bir yere taşındıktan sonra çocukların en önemli adapte olmaları gereken yerlerden biridir. Aileler, çocukların okullarına hazırlıklı bir şekilde başlamaları konusunda ön hazırlık yapabilirler. (örneğin gideceği okulun forması, okulda kullanacağı kitap, kırtasiye gibi malzemelerin önceden hazırlanması), okul psikolojik danışmanı ile görüşebilir ve öğretmenleriyle iletişim kurabilirler.
  5. Ailecek kendinize zaman ayırın: Yeni bir yere taşınmak stresli bir durum olabilir. Ailelerin kendilerine zaman ayırmaları ve birbirleriyle iletişim kurmaları önemlidir. Böylece, yeni yaşam tarzına adapte olmaları daha kolay olacaktır.
  6. Oyun oynamalarına fırsat tanıyın: Çocukların maruz kaldığı travma, kaygı, stres ve depresyon gibi olumsuz duygusal durumlar, oyun yoluyla hafifletilebilir. Oyun, çocukların stresli ve korkutucu olaylarla başa çıkmalarına, zihinsel becerilerini geliştirmelerine, özgüvenlerini artırmalarına, uyku problemlerini azaltmalarına ve genel olarak duygusal iyilik olma hallerini geliştirmeye yardımcı olur. Oyun sırasında çocuklar, kendilerini ifade etmek, sorunları çözmek için birçok fırsat bulurlar. Ayrıca, oyun, çocukların stres ve kaygılarını azaltmalarına ve duygusal düzenlemelerini yapmalarına yardımcı olabilir.
  7. Yeni yerin kültürünü keşfetmelerine izin verin: Yeni bir yerde yaşamak, farklı kültürleri keşfetmek için harika bir fırsattır. Ailelerin, çocuklarının kültürel farklılıklar hakkında öğrenmelerine ve yeni yerdeki insanlarla tanışmalarına izin vermeleri, uyum sağlamalarına yardımcı olacaktır.
  8. Aile ve çocuklarının duygularını anlamaya çalışın: Başka şehirlere göç etmek stresli bir deneyim olabilir ve ailelerin ve çocukların karşılaşabileceği çeşitli duygular vardır. Ailelerin, kendileri ve çocukları hakkında ne hissettiklerini anlamalarına ve duyguları hakkında açık ve net bir şekilde konuşmalarına izin vermeleri önemlidir.
  9. Rutin oluşturun: Yeni bir yerde yaşayan aileler, rutin oluşturmak için çalışmalıdır. Rutin, çocukların kendilerini güvende hissetmelerine ve uyum sağlamalarına yardımcı olacaktır.
  10. Çocukların yaşlarına, yetenek ve ilgi alanlarına uygun sosyal sorumluluk projelerine katılmalarını destekleyin. Deprem sonrası zorluklarla karşılaşan çocuklar, genellikle kendilerine yönelik yardım tekliflerini kabul etmekten çekinebilirler. Ancak, sosyal sorumluluk projelerine katılmak, çocukların yardıma ihtiyacı olan diğer insanlara yardım etmelerini sağlar. Topluma katkıda bulunmak çocukların özgüvenlerinin artmasına, kendilerini daha değerli hissetmelerine yardımcı olacaktır.
  11. Gerekirse yardım alın: Son olarak, ailelerin ve çocukların destek aramaları önemlidir. Eğer herhangi bir sorun yaşanırsa, ailelerin veya çocukların bir uzmandan yardım alması gerektiği unutulmamalıdır.

Ne zaman bir uzman yardımına başvurulmalıdır?

Ebeveynler, çocuklarının davranışlarını izlemeli ve onların değişen ihtiyaçlarına duyarlı olmalıdır. Deprem sonrasında başka bir şehre taşınmak, çocukların hayatlarında önemli bir değişikliktir ve bu süreçte çocuklara destek olmak önemlidir. Ebeveynler, çocuklarının ihtiyaçlarına duyarlı olmalı, duygularını ifade etmelerine olanak tanımalıdır. Çocukların verdikleri tepkiler bir noktaya kadar süreç içerisinde doğal karşılanabilir. Bazı çocuklarda bu tepkiler zaman içerisinde azalırken bazı çocuklar bu duruma uyum sağlamakta zorlanabilirler. Bu süreçte çocukların verdikleri tepkiler inişli çıkışlı olabilir. Bu tepkilerin birçoğunun bir arada yaşanması bunaltıcı olabilir ve bazı duygusal sorunlarına yol açabilir. Çocukların tepkileri, rutinler sağlandıktan sonra da, uzun süredir devam ediyorsa ve günlük yaşamlarını etkiliyorsa (uzun zamandır devam eden uyku problemleri, yeme alışkanlıklarının bozulmuş olması, aşırı yeme veya iştahsızlık gibi), çocukların davranışları aileleri, arkadaşları ve öğretmenleri tarafından kaygı verici boyutta tanımlanıyorsa (aşırı kaygı ve korku, yalnızlık, umutsuzluk, sosyal uyumsuzluk, aşırı öfke ve saldırganlık gibi), çocuklar, deprem ve başka şehre taşınma konusunda konuşmaktan kaçınıyor veya bu konular hakkında fazlasıyla endişe duyuyorlarsa, çocuğunuzun problemleri büyükse veya ailesi olarak yardımcı olmakta yetersiz kalınıyorsa bir uzmanın yardımına başvurmak iyi olacaktır. Uzman yardımı, çocukların uyum süreçlerine ve stresle başa çıkma becerilerine yardımcı olacak ve ailelere bu konuda rehberlik edecektir. 

Sonuç olarak, deprem sebebiyle başka şehirlere göç etmek zorunda kalan aileler ve çocuklar, yeni bir yerde yaşama ve uyum sağlama, kayıp ve değişimlerle başa çıkma gibi birçok konuda zorluklar yaşayabilirler. Ancak, aileler ve çocuklar, bu zorluklarla başa çıkabilecek yöntemleri öğrenerek ve gerektiğinde destek alarak bu süreci daha kolay geçirebilirler. Ailelerin çocuklarına açık ve sağlıklı bir iletişim ortamı sağlaması, çocukların duygularını ifade etmelerine izin vermesi ve onların ihtiyaçlarını anlaması, doğru ve uygun desteği vermesi çocukların bu zorlukların üstesinden gelmelerine ve yeni koşullara uyum sağlayabilmelerine yardımcı olacaktır. 

KAYNAKLAR

  1. Norris, F. H., Friedman, M. J., Watson, P. J., Byrne, C. M., Diaz, E., & Kaniasty, K. (2002). 60,000 disaster victims speak: Part I. An empirical review of the empirical literature, 1981-2001. Psychiatry: Interpersonal and Biological Processes, 65(3), 207-239.
  2. National Child Traumatic Stress Network (2012). Parent Guidelines for Helping Children after an Earthquake. Los Angeles, CA and Durham, NC: National Center for Child Traumatic Stress.
  3. Pfefferbaum, B., Jacobs, A. K., Houston, J. B., & Griffin, N. (2015). Children’s disaster reactions: The influence of family and social factors. Current Psychiatry Reports, 17(11), 89.
  4. American Psychological Association (2013). Managing traumatic stress: Tips for recovering from disasters and other traumatic events. Retrieved from https://www.apa.org/helpcenter/recovering-disasters
  5. Kaniasty, K., & Norris, F. H. (2009). Distinctions that matter: Received social support, perceived social support, and social embeddedness after disasters. In N. A. P. Hurren (Ed.), Social support and well-being (pp. 175-200). Springer Science+Business Media.
  6. Center for Disease Control and Prevention (2019). Coping with a Disaster or Traumatic Event. Retrieved from https://www.cdc.gov/coronavirus/2019-ncov/daily-life-coping/managing-stress-anxiety.html
  7. Çınar, F. N., & Güneş, M. (2020). Depremden Etkilenen Çocuklar ve Ailelerine Yönelik Psikolojik Müdahaleler. Journal of Mood Disorders, 10(4), 213-220.
  8. Tuncer, İ., & Güler, E. (2021). Depremzedelerin Ruh Sağlığı Sorunları ve Müdahaleleri. Ege Journal of Medicine, 60(1), 120-126.
  9. Yalçın, N., & Koç, İ. (2015). Afet Sonrası Psikolojik İlk Yardım: Deprem Örneği. OPUS Uluslararası Toplum Araştırmaları Dergisi, 5(9), 343-354.
  10. Türk Psikologlar Derneği. (2012). Afet Psikolojisi: Deprem Sonrası Psikolojik Müdahale Rehberi. Ankara: Türk Psikologlar Derneği.
  11. Çoban, A. E. (2021). İlkokul Çağı Çocuklarına Deprem Eğitimi. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 36(2), 330-342.

Yorum Yaz

Hizmetimizi geliştirmek için çerezleri kullanıyoruz. Ayrıntılı bilgi Tamam